Yıllanmış şeyleri daha çok severim. Geçmişe, eskilerimeçok bağlıyımdır.” demişti bir arkadaşım.
Ben de, demiştim, ben de.
Ruhum şu anın içinde geçmişe dair bir şeyler arıyor hep.
O yüzden mesela eski kitapları, filmleri, siyah - beyaz fotoğrafları, yaşlı ağaçları, yıllanmış koltukları, eski ahşap evleri ve eski, mazisi olan dostlukları çok severim.
Yıllarca altında oturduğumuz ağaç mesela, o, bütün ağaçlardan daha güzel.
Eskiler biraz daha güvenilir hissettiriyor sanki, demiştik. Biraz daha sıcak, biraz daha samimi.