“Bir sahil kenarındayım. Dolunay tepemde oldukça yakın. Işığı ve ihtişamı hayretler içerisinde bırakıyor insanı. Savaş yaraları her çıplak gözle dahi görülebiliyor. Ne darbeler almış, her yerin devasa obruklar. Bizlere herşeyden ve herkesten daha yakın. Gözlerimi Ay’dan uzağa çeviriyorum, karanlığın içinden gelen bir ışık şöleni. Yüzlerce yıldız ışık yılları uzaklardan zayıf ışıklarını yolluyor gözlerime. Huzur doluyor göğsüme. Aklımdan direkt olarak, “Acaba o yıldızların çevresinde dönen gezegenlerin kaçında yaşam formları mevcut?” Dalga sesleri ve hafif yel okşuyor tenimi.”

Evet evren inanılmaz hisler veren, aklımızın alabileceğinden çok ama çok daha inanılmaz bir yer. Büyüklüğü, yapılar arasındaki devasa uzaklıklar. Işığın muhteşem hızının bile evren ölçeğinde çok ama çok yavaş kaldığı, en harika bilim kurguların bile yanına bile yaklaşamayacağı harikulade bir yapı. Çok hızlı koşabilen insanlar gördük dünyada. Muhteşem hızlı arabalar ve hızlı trenler ürettik. Roketlerimizi gönderdik uzaya, bizim için inanılmaz hızlara ulaştılar. Peki size, en hızlı roketinin bile ışık hızından yüzlerce kat daha yavaş olduğunu söylesem? Ve hatta ışığın bile evren asla ama asla ulaşamayacağı noktalar olduğunu söylesem? Evet böyle düşününce evreni keşfetmenin keyfi biraz kaçıyor. Fakat öyle değil. Ya solucan delikleri gerçekse? Yada bir gün onları yaratmayı başarabilirsek? Işınlanmayı icat edersek mesela? Sizce evrenin her noktasını görebilir miyiz? Yada her noktasına gidebilir miyiz? acı gerçek şu ki hayır. Çünkü zaman yalnızca “şuan ve gelecek” olarak tecrübe edilebilir. Bırakın geçmişe gitmeyi, bir saniye öncesine bile asla gidemezsiniz. İstediğiniz kadar hızlı olun. Belki bir noktada geçmişi görebilirsiniz ancak asla yaşanmışlara müdahale edemezsiniz. Ne hız nede teknoloji bunu size asla veremez. O halde yaşadığımız her anın değerini daha çok bilmeye, kendimizi bişeyler sanmaktan sıyrılıp anın tadını çıkarmaya ne dersiniz? Bir yere yetişmek için kendimizi hırpalamayı bıraksak daha iyi olmaz mı? Çünkü ne denli hızlı olursanız olun, evrenin size verdiğinin ötesinde birşey elde edemezsiniz. Evet arkadaşlar, patron evren :) Bizlerse koca bir hiç. (Evren ölçeğinde)