Ben şimdi isterim ki
sana tam buradan el sallayayım.
Uzakta,
çok uzakta bir çocuk
mutfaktaki dolabın dibinde
bir şeker bulsun.
Varsayalım ki,
tam buradan bakınca
gözümüzün görebildiği kadar insan
içimizin demirbaşı olsun.
Uzaklar,
biz uzak olduğunu düşündüğümüz için mi
uzak olurlar?
Ben bir gemici takvimi alıp
mutfağa astığımda mutlu olurum.
Böyle mutlu olmayı
yeşil gözlü bir kadından öğrendim.
Ya da sen istersen,
bir sokak düğününe dalıp
oyna - oyna - oynayabiliriz!
Bir çocuğu çekip yanımıza
"Bak oğlum, sakın anneni üzme,
al bu parayı,
git kendine bir gofret al." diyebiliriz.
Yani diyorum ki konu mutluluksa,
insan mutluluğu elbet böyle de tanımlayabilir.
Bazen çok acayip hayaller kuruyorum.
Bir kozalak olmak mesela.
Senin nefesinin sesini
dünyanın her yerinde
ayırt edebilirmişim gibi geliyor bana.
Ama sen ismimi hatırlamaya çalışıyormuş gibi gözlerime bakınca her şeyden
vazgeçecek gibi oluyorum.
Yani ben istiyorum ki
biri gözlerime bakınca
"Ben seni biliyorum,
farkındayım ben senin," diyebilsin.
Kitaplarımı alfabetik sıraya göre
dizme huyumu sevebilsin.
Sonuçta bizi biz yapan,
prensiplerimiz miydi neydi.
Hakikaten, neydi?
Bu ete kemiğe sahiplik yapayım diye
gelmedim herhalde buralara kadar?
Ama boş ver,
biz şimdi daha güzel şeyleri düşünelim.
Yeni kesilmiş karpuz kokusunu düşünebiliriz.
İlk maaşıyla,
kendine hediye alan bir kadını da düşünebiliriz.
Evet, çok düşündük, çok farz ettik
ama bu gördüklerin, bu olanların hepsi
zaten bir varsayımlar festivali değil mi?
Çok kalabalık ve çok gürültülü.
Bebekler,
gelene bedava limonata veriyorlarmış gibi doğuyor.
Köşedeki marketten su almaya
üşenen insanlar,
bütün bir ömrü yaşamaya üşenmiyor.
Biliyorum, tuhaf geliyor.
Ama sence, her şey tıkırında gitse,
bir anlamı kalır mı
kaldırımda patlayan çiçeğin?
Aslında varsaymakla olmaz, isteyeceksin,
yetmezse istemiyormuş gibi yapıp
istemeye devam edeceksin.
Bir büyüğüm var,
birayı su gibi beş yudumda içer ve
uyuyamaz geceleri doğru düzgün,
başı olmasa gövdesi havalanıp gidecek;
kafa öyle ağır,
der ki her zaman,
"Sen yine iste,
ama hayatta insanın her istediği olmuyor."
Burcu
2020-06-11T16:16:57+03:00"Ama sence, her şey tıkırında gitse,
bir anlamı kalır mı
kaldırımda patlayan çiçeğin?" Özellikle duraklattı okurken, not ettim. Kaleminize sağlık.
Jean Valjean
2020-06-11T15:24:26+03:00Kaleminize sağlık. Çok beğendim.
lady godiva
2020-06-11T12:38:28+03:00"bu ete kemiğe sahiplik yapayim diye gelmedim herhalde buralara kadar" not defterimin basina ekleyecegim
Üst Sıradan Gelinlikçi
2020-06-11T12:29:53+03:00Sen yine de iste...
Şevval Fidan
2020-06-11T11:27:34+03:00"Tam buradan bakınca içinin demirbaşları kim?" diye sordu şiir. Kaleminize sağlık.