sen

onu düşünürken

o

başkalarının adını

kalbine ritim olarak

işlemiştir bile


bile ki

sözleri,

güneş kadar parlar

lakin

eylemleri

kara bulutlar kadar

çoğuldur.




— Artık büyünü yitirdin, terk edildin.

—Sevmek ölümsel bir telaştır, mühim değil.


ve sen öldün

akıntıya dahi kapılamadan

sade

yalın

lümpen.


gökyüzünde

lilamsı bir yalan


kalemim bükülmeyen

bir silah


kantaronunu öğütmeyen

bir simyacı

kedi otuna mahsur kalır


ozan ne kadar sevdalıysa

han o kadar şöhret alır


otacı tanımayacak kadar

gez bu diyarları


sür atın

bas çimenlere

yıldızlar

yol göstersin

sana


koş oğul

insanca şeyler

yap

abıhayatta


insanlığa özlem duymayacak kadar

insan kal

duygu aramayacak kadar

yaşayan kal


küpeşteme asılmış cesetler var.

sahne ve piyes


—Aşk yalnızca tek taraflı bir zulüm.

—Evet, tam senlik bir güğüm.

—Teşekkürler.


sen

kirli kalplerle

aynaya bakar gibi

konuşursun


hatadır bu yaptığın

demez

kimseler


içimde beni katleden benler var.

ben yandım dedikçe bensizim bugün

kimsesiz bir günde daha

kendimin önünden geçip

selam dahi

vermedim.


—Nasıldı?

—İtikadı yorulmak olan neden hep Azrail'le olan satrançta pes eder?

—Tanrı bilir.

—Tanrı'yı katlettim. Cevap ver bana.

—İnsanoğlu böyledir deyip geçiştirmek de var.

—Ya göbek bağım yok dersem?

—Korkunç.


deccalin bir kuklasıyım.

ne isterse yaparım,

ben bugün

bir pencere

kapattım.


kanatlarım kırılalı

çok olmuştu halbuki

bugün bana

vesvese verme


keder,

keşkeler

eder.


ölü doğmuş

bir kalem

ve

kanla yazılmış

hayaller.


kim bilir,

belki de yaşamak

hiç var olmamıştır

ö(y)lesine biri..

"semper solus"