Yitip giden gece kadar yalnızım

Yağmurlu bir gün olsaydı durmaz ağlardım

Tepemdeki delik biraz kararsaydı da

Şu çakıllı yol biraz daha uzasaydı

Ne olurdu yitip gitmeseydi gece

Dizlerime bir ağırlık gibi çökseydi


Yeni acılar öğrenmiştim kuşlardan

Ekmek gibi dilden dile dolaşırken sevgi

Büyüdüğüm yuvanın payına yokluk düşerdi

Neye benzerdi bilemezdim, sevgi yağmur olup yağsa

gönlüm onu tanımazdı

Ellerimi kesin başka bir bahara dikerlerdi

Ben bir yama gibi kalırdım bu şehre

Sökülmüşsem, satır satır iğneleseydi annem

Ne olurdu birden yitip gitmeseydi gece

İpek bir öpüşle tenime bürünseydi


Sanki epeyce gitmişim ardıma bakmadan

Bir liman görme arzusu ile

Kaybolma korkusunu değişmişim

Kederi tılsımlı denizlerde yüzdürmüş annem

Saçları ağaran ve kopan kederi unutup

O heybetli yapıların kıyısına yüzermişim ben

Kaçamaklarla

Kaçamamaklarla

Kör olan gençliğin benliğine acıyarak bakmışım

Dev bir ayna yaratmışım kendimden,

tüm sorgulayan gözlere

Ah, ne olurdu, yitip gitmeseydi gece

Demir bir yorgan gibi üstümü örtseydi


Sönmeye yüz tutmuştum sönmeme izin vermedin

Bildim,

Ve kendi ellerimden tuttum kaybolmak için

Bedenlerin ve ruhların asla kavuşmadığı

Zırhlı atlar gibi çarpışıp yaralandığı zamanların

İmansızların kol gezdiği zamanların

Ve kimsenin ev gibi kokmadığı

Bir daha kimsenin ev gibi kokmayacağı o gerçeğin

etkisi altındaydım

Ellerimden tuttum kurtulmak için

Omuzlarımdan sarstım

Yüzümü soğuk balkonlara bıraktım

Günler günleri kovalamış fark etmeden

Bildim,

Ben kurtuluşun çıkmaz sokağıydım


Akşamları battığı yerden bir bir topladım

Ceplerimde hala akşam, yok

Akşam değil anne

Damarımdaki üç damla kandın


Aldanıp hangi ağaca yaslandıysan

Seni yağmurun bastırdığı çatı

Rüzgarın itelediği çocuk bellediler

Neye tebessüm ettiysen kursağın ucunda sallandı

Sahi, öylece yitip gitti her gece

Annem bile bundan yakındı hep

Ve o inen akşam değil sanki tonlarca katrandı

Onca hengamenin arasında yatıya çağırdım seni

Sökülmüşüm ilmek ilmek düğümle diye beni!


Gece, ayrı gayrı kabul etmiyor bizi içine

Geçmişi arıyorum, çok geçmişi değil

Gülüştüğümüz

tenha bir

gece.