Sessiz bir bebek gibi

Garipti

Sanki hep yolcu gibi

Hevessizdi

Kozasından çıkan kelebek gibi

Acemiydi

Yuvası taşlanmış kuş gibi

Öfkeliydi

Tüm bıçaklar sırtına saplanmış gibi

Kinliydi

Kükürtten altın çıkarmış filozof gibi

Düşünceliydi

O hiç kalbi durmamış gibi

Ölüme hevesliydi

Kimseyi kırmamış gibi

Omuzları dimdikti

Kapkaranlık gece gibi

Buğuluydu gözleri

Kıyıya vurmuş deniz yıldızı gibi

Yoktu onun kalbi