Uzun bir yolculuk yapmak isteği ile doluyum şu sıralar
Küçük bir çantayla gitmek isteği ile doluyor içim
Ayaklarım ne kadar yer kaplıyorsa bu dünyada
İşte o kadarcık bir eşyayla gitmek istiyorum
Seyir halinde giderken sanki benimle birlikte giden şeyler varmış gibi
Pek çok şeyi geride bırakıyormuş gibi hissediyorum.
Başımı çevirdiğimde ruhum ve kalbimi yanımda görüyorum
Kırık bir kalp ve kendini yollara atmanın sevincini taşıyan bir ruh
Zihnim sanki geride kalmış gibi
O gelmek istememiş, arkamızdan el sallıyormuş.
Ne bu yol biter ne de ben biterim bu hikayede.
Bazen elimi kartlara götürürüm
Geleceği tahmin etmek değil de, anı görmek isterim çoğu zaman
Bilirsin, gözlerim bir anıda takılı kaldı.
Üstünden çok zamanda geçmemişti üstelik
Ama o bir anlık gülüşte takıldı kaldı.
Belki bir umut seni görürüm diye karıştırır durum kartları
Seni sende arayamıyorum beyfendi
Mazur gör beni, başka şeylerde arıyorum.
Sahi ben seni de arayamıyorum, değil mi?
Beklentiler sadece üzer derler
Belki de bundandır seni, sende arayamıyor olmam.
Böyle durup düşününce
Hüzün çöküyor akşamın saatlerinde göğsüme
Ne zormuş insanın uzaklaşması, arkasına baka baka hemde
Kalana mı daha zordur yoksa gidene mi daha zordur?
Gittiğim günleri hatırlıyorum
Aynı benim küçük bir çantamla gitmem gibi, kolaydı.
Kalana baktığımda onun daha çok eşyası vardı
Kıyıda kalmışlığın ağırlıydı belki de bunlar.
Küçük bile olsa duygusu ne çok yer kaplıyormuş insanın yüreğinde
Yüreğim diyorum beyfendi, yüreğim dağlandı.
Sen bunları bilmesende olur.
Artık durum giden içinde zor, kalan içinde zor bence.
Gidenler yeni gelen kişinin heyecanını kaybettiler,
Kalanlar ise giden kişinin boşluğuna baka kaldılar.
Gördüğün gibi herkes bir şeye takılı kaldı.
Dönüp dururken dünya kendi ekseni etrafında
Ben de uzaktan döndüm sana.
BÜŞRA AYÜLKÜ
