Güneşin en son battığı topraklarda

Yaşım çocuktu o anlarda.

Yan yana dizilmiş beyaz evler,

Sokağımın sonundaki hanede gizliydiler.

Yaşamımın ateş böceği,

Sarı saçları, uzun tırnakları,

Bir de şen kahkahaları ,

Yere karşı duruşu sapasağlam.

Kelimelerle dans edişine ben hayran.

İnsan ağlarken birden güler mi?

Mutsuzlukta yüzüme umut üfler mi?

Gülüşlerimin aydınlığında,

Toplumların baskısına inat sesi,

Yolumun pusulasında,

Adı güzel "Asu "

"Asuman" ta kendisi!

Sazlıklardan havalanan ruhumu ,

Daldan dala uzanan,sarmaşık saçlarımı,

Gül kokulu çeyiz sandıklarımın gizli kahramanı,

Kendimi inşa etmişim de

Bir temelimin ezgisi kalmıştı sanki...

Sen o okul çıkışında

Lacivert önlüğümle

Annemin köfte patatesinin eşliğinde,

Pirinç tanelerinin arasında

Benliğimin en büyük armağanını sundun.

Adı "İLHAN"

Soyadını görünmez bir dövme yaptın;

"İREM" dedin ardından.

Milyonlarca bizden biri

Bir gün nasıl göçüp gitti.

Biliyorum!

Bizle birlikte şimdi.

Evimin en kıymetli köşesinde plakları

Ama hep içimizde şarkıları.

İyi ki aynı yerden bakıyoruz ona ve Dünya ya.

Şimdi!

"Rahmetle" derken,

Ne çok dokundu yüreğimize

Değil mi?

Sonsuz bir evrenden.