Hiçbir acıyı tarif edemedi bu dilim

Ölüme dokunsa gül patlamış ellerim

Borçlu olurdum Beyoğlu’nda bir günah

Ölüme dokunsa gül patlamış dudaklarım

Şarap önce kadehinden utanırdı

Bende bir diz vardı yamalı

Etten yamalar

Tanrı'm ağlamak istiyorum

Acımın başka türlü tarifi yok

Secdeyi unutan alnıma tükürdü yağmurların

Ve gül patlamış avuçlarım açıldı

Dileniyorum ama ağlamayı

Mutluluk arzuları geçeli çok oldu

Tanrı'm bir beklentim yok

Kaderin oynatma listesini hazırlayan insanlar

Kadere teslim olan insanlar

Kaderine isyan eden insanlar

Hiçbiriyim yok beklentim

Çünkü ben kader kim tanımıyorum

Acımı kader deyip geçemiyorum

Kader deyip teslim olamıyorum

Ya da batsın bu kader diyemiyorum

Acıyı ve kaderi

Tarif edemiyorum

Tanrı'm

ölüme dokunsa gül patlamış bedenim

ölüm ölmeyi ister kaderinde

Ağlamak istiyorum tarifi yok