Bu türküyü dinliyorum. Üniversite yıllarımda dinlemiştim ilk. Sonra yirmi beş yıl boyunca her yıl, ara ara dilime dolandı durdu ve "bir yere gitmedim, buradayım ben" dedi. Neden yaptı böyle bir şeyi, niye gizlendi ve neden gitmedi bir yerlere, bilmiyorum. Belki de doğuya, dağlara, karlı soğuklara hasretimin bitmesini istemiyordu.

Bitlis? Evet gittim, gördüm. Üstelik orada, bu türküyü de söyledim ve her bir harfini İliklerime kadar hissettim. Ve şimdi, şu an mesela, ölene kadar bu türküyü dinleyebileceğimi hissediyorum. Nasıl da garip bir his. Bu türkü başlayacak, hiç bitmeyecek ve ben, o ânın içinde kalacağım sonsuza kadar.

İnsanın kendini, kendinin türlü çeşitli hâllerini, böyle birkaç dakikalık birkaç dizelik türkünün içinde keşfetmesi nasıl da muazzam bir mutluluk...