Kirli bir ölümdü seninkisi

Zamanı bittiği yerden yırtan

Kulakları sağır eden bir sessizlikle

Ellerin, bir orman derinliğinde çekerdi kendine

Bir yağmur serinliği vururdu şakaklarıma haziran ikindilerinde

Geceyi özletirdi bakışların, savaşlar başlatırdı yedi iklimde

Susardın ve tüm susuşlar bir sese dönüşürdü içimde

Şimdi tüm bunlar sessiz ve kırılgan bir hatıranın parçaları, bir bütün olamayacak kadar ait değil ne zamana ne de bana

Sonsuz ve keskin bir hızla ayrılıyor yollarımız

Benim de bizzat bir gölgem olmalı

Zaman kendi ilmiyle sarar belki yaralarımı ya da onlarla yaşamayı öğrenirim

Kırgın değilim artık 

Kendime bile