Bir duyu mesafesinden ulaşabilmek sana

ellerinin bir çiçeğe nasıl uzandığını bilmek

dünya gözüyle tanık olmak bunlara

gizliden gizliye adımlarına uymak

bunlar olsun isterdim inan.


Doğu'nun ortadan yakılmasına 

hayyam'a, damarlarımda gezinen kahramanlara 

kulak vermek değildi içimden geçenler. 

içimin savaşlarında beyaz bayrak çekmek

aklımdan dahi geçmedi

siperin yüzüne bir yanımı bıraktım sathımdan

ve alnım da isterdi bilirim 

bir buse kalsın dudaklarından

sıyrılıp tüm dünyevi sancılarımdan

verdiğim her selam senin diyarına  

bunlar kolay şeyler değil, beni anla.


İnsanlar, intiharlar, ihtilalden günümüze kalanlar

ince hesaplar ve tren istasyonları

boşuna mı sanıyorsun bunca şiir

nasıl katlandım yokluğuna

nasıl dayandım çağın ahlak yoksunu kurallarına

şimdi anlıyor musun küçük uğultular bir beyni nasıl yontar

biraz düşününce her şeyden vazgeçebilir insan

biraz tuz, açık yara, kesik cam

yalnızca acılarım yansıyor baktığım aynalardan.


Şiirim bir gün gibi kararıyor sevgilim

zihnim bulanıyor gördüklerim karşısında

aklımda yalnızca seni tutmak istiyorum 

öğrettiğin terzileri, terazileri hatta

alnının genişliğini, kaşlarının dikliğini.


Dünyayla yüzleştiğim o karanlık şafakta

söktüm alın yazımı

söktüm ki silinmez bir yanılgı

söktüm ki bilinmez bir bahar

sandığımda saklı sandığım

anlatılmış, yazılmış

yitip gitmiş kendini ele vermekten.


Yazgımın şairi değilim

şiirlerim hep aynı kabuğu yoklar 

durmak nedir 

bilmeksizin  

kimsenin yüreğine gerek duymadım

tüm bu söylediklerim için


bunlar kolay şeyler değil, beni anla.