Her şeyin kölesi,

Kendimize açarız kapılar,

Hükmetmek istediğimiz topraklar,

Her şeyin kölesi bizler,

Sorgusuz itaat isterken

Bu isteğin kölesi değil miyiz?

Tükürmek için yalvarırız Tanrı'ya,

En tepeden en aşağıya,

Ya mutluluk

Ya para,

Belki bir parça umutla,

Peki ya içimizdeki aşağılıkla,

En tepenin aşağı olanı değil miyiz?

Umut dediğinin de köpekleri var,

Aşk dediğin, safi pembe sandığının,

İtleri var, ağzı kanlı, köpüklü,

En iyiyi dilerken,

Kendini iyi bilirken,

Bir düşünceyi doğururken içinde,

Kaçtığın bir karanlık yok mudur?

Eli kanlı olana,

Katil mi denir?

Eli ak olanı görürsün,

İçi de ak mıdır?

Sen savaşmayı seçtin,

Ne iyi ettin,

Ölümden korkana,

Hain mi denir?

İnandın bir Tanrı'ya,

Yazılan kurallarına,

Söyle bakalım,

İnanmayana

Aptal mı denir?

Huzurun bile köpekleri var arkadaş,

Arayıp durmakta bir güruh,

Güzelliğin de köpekleri var arkadaş,

Koşup durmaktalar peşinde,

Bulamamak yolların hiçbirinde,

Hak mı koş dedi sana,

Bulamayınca isyan mı edeceksin arkadaş?

Konuşanı bilirsin,

Oturup uzun uzun dinleyebilirsin,

Konuşmuyor diye biri,

Ona dilsiz mi diyeceksin?

Ya yoksa kelimesi,

Olduğu kadar tecrübesi,

Senden çok biliyorum mu diyeceksin?

Her şeyin kölesi kendimize,

Açarız kapılar,

Bağnaz bir adamı dinleriz,

Kulağımızda avaz avaz sesi,

Diyar diyar gezeriz,

Bazen bilineni bilmez,

Kavga ederiz,

Bazen gelir,

Bazen gideriz,

De hele arkadaş,

Ruhsuz gezene de

İnsan mı diyeceğiz?