Bu his ara sıra uğruyor bana. Yaşıtlarımın küçükken izleyip hakim olduğu bir diziden bihaber olmak veya hayat tarzlarındaki yaygın bir alışkanlığın bende, benim ailemde olmaması mesela… Artık çok geç bunlar için. Olmaz, değişmez, olsa da bir anlam ifade etmez değil mi? O yüzden her şeyin olmasa bile bazı şeylerin zamanı vardır. Bu tabii ki büyük bir eksiklik veya sorun değil, hiç değil hatta. Sadece zaman zaman ayrık, dışarıda kalmış hissettiriyor o kadar. Ki ben zaten pek çok zaman pek çok konuda birçok insanın dışında kalan ve bunda sakınca görmeyen biriyim. Her neyse, Kıvanç başrollü yeni diziyi izledim geçen. Aslında bekleyebilirdi ama ilgimi çeken bir şey gündem olduysa o aktif akışa dahil olma isteğiyle doluyor, fomo* yaşıyorum. Bir de ne yapacağını bilmez halde aklımda netleştiremediğim bir sürü şeyle dolaşıp durduğum ve bir yere varamadığım bir dönemimde olduğum için merakımı gidereceğim bir etkinlik seçmek mantıklı geldi. O an kurtarıcı oluyor yani, tamamen olmasa da biraz odağımı yakalıyor, kafamı boşaltıyor falan. Öyle.
Sabah bir yere gideceğim, ufak bir hazırlık da gerektiriyor bu. Ama akıllanmayan bir kişilik olduğumdan (en azından bu konuda) yine zaman yönetimi yapmadım ve yeterli uyku alamayıp gün içinde tatsız haller yaşayacağım. Neyse, manifest gibi olmasın, inşallah yaşamam. Süper bir gün olacak, harika anlar yaşayacağım, huzurlu ve keyifli hissedeceğim, enerjim dolup taşacak. Sabah birkaç kez tekrarlayayım bunu bari. Aslında buraya bir emoji koyacaktım, diğer yazılarımda da defalarca yaptığım gibi yine baskıladım bu isteğimi. Çünkü salaş giymeye cesaret edemeyeceğiniz bir toplantı/şirket ortamı gibi geliyor site bana. Daha doğrusu emoji kullanırsam saygınlığına zeval gelecek, entelektüel ortamına zarar verecekmişim gibi. Abes kaçan şeylerden kaçınmaya çalışıyorum o yüzden.
Böyle günlük tutma ayağına kafamı boşaltma çalışmalarına iyi alıştım. Beni biraz dengede tutacakmış gibi hissediyorum. Umarım öyle olur, iç dünyamı tatmin edecek bir alışkanlık haline gelir. Çünkü bir süredir şairin "Yazmasam deli olacaktım!" dediği yerlerdeyim, geziniyorum.
Fomo: İngilizce açılımıyla “Fear of Missing Out”; 2013 yılında Oxford sözlüğüne giren, günümüzde oldukça yaygın kullanılan kavram. Türkçe manası "olan biteni, diğerlerinin deneyimlediği şeyleri kaçırma, eksik kalma korkusu”dur.
23.04.2022 - sabaha karşı
Kübra G.
2022-04-24T18:31:24+03:00Teşekkür ederim yorumlarınız için. 🌸
Derya Doğan
2022-04-23T16:11:20+03:00yazarak delirenlerden oluruz belki :)
Mısra Ergök
2022-04-23T07:40:38+03:00Yazmasam deli olacaktım diyen Sait Faik’im haklı. :) Yazmak iyi gelebilir, bize çok şeyi gösterebilir. E sizin diliniz de içten olunca okunuyor. 🤍