Merhaba öğretmen hanım

Öğrencileri köşebaşında gördüm gelirken

Ellerinde sigaralar, it gibi titriyorlardı

Bugün diyorum, konuşsanız...

Bizim mahallenin çocukları bunlar,

Dayakla terbiye olmazlar

Biliyorum okumazlar

Sen de bir denesen...

Olmaz mı?


Mehmet'in babası öldü öleli küstüler herkese

Benimki gelip insanın babası neden ölür dedi

O an orada anlasın diye ölmek istedim.

Öğretmen hanım,

Ölmek de bir eylemdir değil mi?

Bir şeyler anlatır yani


Benim oğlan, Cemil

Geçen gece gelmedi eve

Aradı "baba" dedi, "ben bu gece gelmesem olur mu?"

Nerde kalacaksın desem yalan söyleyecekti

Öyle anlaşıyoruz Cemil ve ben

Bana benzedi.


İşte içmişler arkadaşının evinde,

Kavga etmişler.

Küsmüşler diğerleri bizim Cemil'e

Oturdu ağladı yanımda

Ben teselli bilmem öğretmen hanım,

Hatta pek bir şey de bilmem ama

Kız vermezler derlerdi sana

Mahallenin en güzel kızıyla evlendim.

Nasıl biliyor musun?

Bilmiyorsun.


İbrahim var bilirsin irice böyle,

Onun babası evvelinde serseri

Mahallenin baş askeri,

Ziftin, pisliğin en hünerveri

Büyüktü bizden, evliydi de

Tecavüz etti Zeynep'e hurdalıkta

Kimse ses etmedi,

Ben ettim öğretmen hanım.

Sapladım ekmek bıçağını aynı hurdalığın önünde

Dedim ibret-i alem,

Dedim mahalle hakkı için

Dadim kader, kitap, kalem,

Dedim insanlık hakkı için.

Öldürmeye vurdum öğretmen hanım

Ya beceremedim ya da Allah sakındı beni


İdris Abi vardı kahveci,

O durdu ardımda

Zeynep bana gönlüyle geldi sonra

Bana da deli dediler ama olsun

Kan bile döktüm daha bu mahallenin kaldırımına

Canı sağ olsun.


Bu okulu biz yıkarız, biz boyarız öğretmen hanım

Gözümüz gibi bakarız bilir misin?

İsterim bir çocuğumuz da kalemle büyüsün

İsterim görmediğimden

Kim istemez.


Cemil, iki gün daha gelmeyecek.

Hasta değil, istemiyor.

Üçüncü gün gelir mutlaka

Yalnızlığından da gitmesin

Sen de sorma gelince öğretmen hanım

Yalan söylemesin.


Lazım olursa bir şeyler,

Ben mahalleliyim numaram bu kağıtta

Ben Cemil'in babası

Adım mühim değil,

Beni Cemil'den bilin öğretmen hanım.