Göğsüm darmadağın.

Ellerim paslı.

Ayaklarım yıkık dökük...

Yüzüm bir hayli yaşlı...


Hani böyle bir insan olmayacaktım ben ?

Hani parlayacaktım en uzak ötelerden ?

Güya kimse eskitemezdi beni.

Kimse koyamazdı mezara diri diri.

Öyle bir cehaletti işte bu! 

Öylesine bir kibirdi...


Şimdilerde; Satmaya kalksam beş kuruş etmeyecek bir hurda yığınıyım.

Ruhum gıcırdıyor.

Kafamın tavan arasında fareler kol geziyor.

Ellerim, dokunanı kangren ediyor.


Safi zarar oldum!

İmham imkansız.

Boşa deşmeyin içimdeki enkazı,

Burada fareler bile ıssız...


Uğramaz artık antikacılar.

Burası artık yalnızca döküntü...

Varsa yoksa lanet hurdalar...