başkalarının anılarının uzantısı olmaktan sıkıldım

bir idamdan sonrası için yeterince neşeli değilim

bu abuk dünyanın bir parçası olmaktan sıkıldım

dişlerim gıcırdıyor ve ellerimi ağzıma doğru yüzdürüyorum

benden uzakta bir bana bakmakla

bana uzanmak arasında

kendi kucağında çürüyen manolya

sert yüzlü kırık tebessümlü manolya

bir var oluşun belleğe düşüşünden ibaret olmaktan sıkıldım

yapışkan yalnızlığını sırtıma bulaştırmakla kalmadın

sırtımdaki tanrıyı ortadan kaldırmakla kalmadın

beni sivri köşelerin avuçlarıyla yıkadın

kaç delik daha açacağım bu kemere

şimdi gitmeyi seçersem endişelenecek kaç kişi var

bu absürt gözlerin arkasında

bu nihilist gözlerin arkasında

kendini peşkeş çeken acı pornoları arasında

sadizmin boynuma taktığı 'güdülerin özgürlüğü' tasmasının arasında

yeşil bir aşkı göğsüme sürerek

parmaklarımı beş yerinden kırıyorum

yan odaya balım diye bağırıyorum

ben çok sıkıldım

masumiyetin çaldığı keman sesinden

Kinyas ve Kayrayla oturup insan öldürmekten

yumuşak avatarlarımızın buluğ çağından

ve kindar kepazelerin içimi kemirmesinden

birkaç güneş gerek benim ruhuma

zehirli meyveyi ağzına attığın an içinde patlayacağım

On ikiden sonra on üç mü geliyor sahiden?

aynada gördüğüm anneden çok sıkıldım.