Canımı kontrol ettiğimde, artık yandığını hissetmiyorum…


Sevgili kendim, yok yarın öbür gün şöyle biri olacaksın, en iyisini hak ediyorsun, bahar dalları senden sorulur gibi klişeleri bir kenara itiyorum; kabul etmiyorum. Belli kalıplar içerisinde yönlendirilmeye ve yönetilmeye ihtiyacınız varsa eğer sizinle bir derdim yok. Kendinizi görmemeye devam edebilirsiniz. Şimdi izninizle yeniden başlıyorum!


Yeni bir başlangıcı hayal etmedim hiçbir zaman. Çünkü kırılan bazı eşyaların kırık parçaları, evimizin bir köşesinde hep durmuştur veya bazı kapılar sıkı sıkıya kapalıdır; son başarılı girişte toz zerrecikleri eşlik etmemiştir. Şimdi o toz zerreciklerini ciğerlerimde hissediyorum. Örtmedim de ciğerlerimin üstünü, unuttum. Şimdilerde bir yazlıkçı edasıyla, birkaç metre beyaz penye parçalarıyla üzerlerini örtme çabasındayım. Beyaz dediğime sakın aldanmayın hatta sormayın yekpare mi diye. Sağdan soldan bulduğum beyaz ve beyaz tonlarında birbirine eklenmiş parçalar bunlar. Birbirlerine eklemeyi başardım. Uzaktan baktığınızda düzenli bir bütünü andırıyor. Fakat iğneyi iplikten çıkardıktan sonra son düğümü nasıl atacağımı bilmiyorum. Ee önemlidir son düğüm. Ben hep iplik payını ayarlayamayanlardanım. Çoğu zaman diktiğim yerlerin sağlamlığına inanırım. Ancak bu sefer son düğümü bir şekilde atmam gerektiğini hissediyorum. Eğer yine payı ayarlayamadıysam geriye yapacak tek bir şey kalıyor: tüm düğümleri gerisin geriye sökmek…


İnanmadınız değil mi? Ben de inanmadım. Değmez de demiyorum çünkü o kadar gaddar değilim. Sever de demiyorum çünkü o kadar zamanım kalmadı. Mucizelere de inanmıyorum artık. Çünkü mucizelerin başlangıç fişeği olduğumu idrak edebilmem zaman aldı. Yok, Fatma Turgut değil yanlış anlamayın.


Son düğüm diyordum. Dedim ya geriye dönüp mucizeler yaratan o adam olmayacağım. Bunu dememiştim ama mucizeler yaratan biri olduğumu geçmişe not düşmeliyim. Zamanla bıraktım çoğu şeyi, yavaş yavaş ve başkalarının dediği gibi ilmek ilmek. Siz de sökmeyin onları! Sadece son düğümü sıkıca atmayı başarın. Bir gün başka bir son düğümle karşılaşırsınız, yine atarsınız. Mucizeler yaratan adamlar girer hayatınıza, mucizeler yaratan kadınların varlığından haberdar dahi olmamışsınızdır. Her şey geçer, dünya kendi hızında dönmeye, ay sistematik bir şekilde evrelerinde gezinmeye devam eder. Mevsimler değişir bazen birbirine girer. Değer verdikleriniz, üzerinize yüklediği değerleri bir gün alır gider. Ama siz soymayın onları. Birkaç penye parçasını birbirine bağlayın ve üşümelerine izin vermeyin. Ama sonra bırakın bir köşeye ve göremeseniz bile tozlanmalarını hayal edin. Görebildiklerimizin toz mu olduğunu düşünüyorsunuz yoksa?


İğnemi ipliğimden çıkardım ve bilin bakalım ne oldu? Yeap!