Saat 00.47. Serin bir gecenin ortasında oturuyorum. Yayla diyor sıcak coğrafyalarda yaşayanlar bu ilkime. Güneşe prangalarla bağlı ruhumda kaç hayali güneş lekesi var bilmeden özeniyorlar bu serinliğe.
Oturup düşünüyorum, nasıl geçer bir gün?
Erkenden uyananlar, koşturmaca içinde kendini unutanlar, veda edenler, kavuşanlar, hiyerarşisindeki yerinden memnun olup keyif sürenler, borçlarının içinde boğuşurken oturup kalanlar, satırlarda kendini kaybedenler, misafir ağırlayanların karşısında yalnızlıktan kurdeşen dökenler, yeni lezzetler için tarifler yapanlar, bir çocuğun sesine hasret olanların ötesinde çocuklarıyla masallara dalanlar, bir vefa uğruna yanlış kalplerde eksik devrimlerin peşinde koşanlar, denize ayak basmayanalara inat güneşi batıranlar, “bir kadeh ver usta” diyenlerle eş bağlamda dualara sığınanlar, renk renk oje sürenler ve tırnakları en dibinden yiyerek yaşama dair öfkesini kusanlar, bir annenin sesine özlemle bağıra bağıra şarkılar söyleyenler, ölümle bir şekilde yüzleşmiş olanların sayısı kadar aramıza ilk nefesiyle katılanlar, geçmişin yükünü çekip sorgulayanların aksine geleceğe var gücüyle sarılanlar, geç gelen bir kargo, yarım kalan düşlerin gözyaşına kelime bulamayanlar, hayat eksenindeki tüm sığınmacılar, bir hiçlik olup anın tadını çıkaranlar, panik ataklar, şeker hastaları… Sahi, şeker demişken bayramı bekleyenler de... Vur patlasın çal oynasınlar, izini kaybedenler ile ulu orta sevgi dilenenler, akrabalar, düğünler, yeni bir keşfi yapanın mutluluğunda olanların yanında, memleketin taşına toprağına hasret gümrük kapılarında sıra bekleyenler, ideolojik sistemlerin peşine koşanlar, iyi ve kötü, güzel ve çirkin, bütün renklerin ihtişamıyla donatılmış kokular, şifacılar, çıkar peşinde yollarını kirli tutanlar, esnaf rahatlığında olan ya da pazarcı telaşında pedal çevirenler ve daha daha sayılamayacak çoklar, bütün metaforlar ile gündelik yaşamın yanında kendini alnından öpmek isteyenleri anımsadım birden.
Kolay değildir kendini alnından öpmek, öyle değil mi?
Ben bu serinlikte öpmek isterim alnımdan kendimi, sayamayağım kadar çok sebeple bir olurum belki.
Bir gün belki sayarım sağ baştan, dinler misiniz sahiden?
Düşünsenize, kaç kişi öper ömrü hayatta alnından insanı?
Ben bilirim, kendimle birlikte üç derim; biri serinliği iklimin, diğeri sıcak, bense ortasında kalmış bir iklime tutsak...
Derya İnce Çimen
2023-08-22T21:19:43+03:00🙏🏻🙏🏻😊
Orçun
2023-08-22T16:29:28+03:00Zamanın ötesinden 😀 rica ediyorum.
Derya İnce Çimen
2023-08-22T15:00:11+03:00Çok teşekkür ederim 🙏🏻🙏🏻
Orçun
2023-06-29T16:47:08+03:00Keyifliydi , kalemine sağlık...