ilk sigaram kadar ihtiyaç duyduğum yüzüne

ufak tefek gülümsemeler bırakıyorum 

küllüğümde söndürdüğün sigaralarında ruj izi yok

fakat dudaklarının kokusu tüm ruhumu sarıyor 

bulanıyorum sana, boyanıyorum sarına

her taraf aydınlık

son kalan sigaramdan daha çok seviyorum seni 

bazen bir şiir, bazen resmin ta kendisi

beni köşe başında kıstırıyor 

acılar ruhuma kılıcını ve kalkanını giydiren ahir bir his 

fakat gözlerin karşısında hepsi bir hiç 

linç edebilir bir kalbi sevgisizlik 

yalnızlığın ağır yumrukları birer birer çarpıyor suratıma

her bir darbe hayallerimden birini daha yere seriyor 

azalıyorum, azalıyoruz 

bir şehir kucaklıyor beni zirvesinde 

gecenin bilmem kaçı 

sarhoşum ağırlığınca 

çizgilerde düz yürüyebilmek bile artık mühim değil 

vazgeçtim 

lakin kolay olmayacak 

tıpkı yıllarca su verdiğin bir ağaca baltayı vurmak gibi 

seni içimden söküp atmak

hayat anlamsızlaşıyor

ruhsuzlaştırıyor beni git gide sevgisizlik 

eksiliyorum, eksiliyoruz 

seni her yarım saatte bir dudaklarımda duran sigaramdan daha çok seviyorum 

dumanı sen

ciğerlerimde bir bayram havası 

seni şu gözlerimi alamadan seyre daldığım bulutlardan daha çok seviyorum 

ki bilirsin, sigara ve bulutlara olan sevgimi 


ve ilk sigaram kadar ihtiyaç duyduğum sevginin yerini

yine ilk sigaram dolduracak