uyukluyorum yine, elimde sigara, gecenin sert rüzgarı

günlerin birinde her şeyi bırakmışım

bugün günlerden ne?

günün birinde annemi arayacakmışım

günün birinde mutluluğun tadına bakmışım

günün birinde kardeşlerimden saklanmışım

ebe, ebe!

bugün günlerden ne?

tanrıya sesleniyorum

artık çarem mephisto, bilmez miyim

sesim titriyor, dilsizim artık, konuşamıyorum

bakıyorum, dalıp gidiyorum.

bir şey düşündüğüm de yok.

geçmiş imgeleriyle bitiyor anılarımda

bugün günlerden ne? anlamı yok artık

bugün günlerden ne bilmiyorum

ne annemi arayacağım

ne mutluluğun tadına bakmışlığım kaldı artık

geçmiş gitti, elimde kalan şarap var sadece

çocukken o gördüğüm yeşil göl artık yok

var olsa da yine aynı yeşil olmayacak

biliyorum, artık hasretini duyduklarımın tadı yok

artık güzel değiller, artık aynı heves yok içimde

bugün günlerden ne bilsem öldüreceğim kendimi

son bir kez onunla yine konuştuktan sonra

son bir kez o kitabı yine okuduktan sonra

son bir kez o filmi yine izledikten sonra

ah, yaşama ihtimalim, ah, yaşayabilmek

insanı soyutlanamaz hale getirişinin tatlılığı

ben epeydir ölümü bekliyorum

belki aynaya kalpler çizsem, fotoğraflar assam sevdiklerimle

sevdiğim ne vardı ki benim… sevdiğim ne kaldı ki

belki de artık eve gitmenin vaktidir.

aidiyet hissedebildiğim bir yere

-şarkılara değil-

inferno’ya gitme vaktidir!

babam anneme ağacın birinden çiçek koparıp getirmişti

sonra televizyonun başına geçti, sigarasını içti,

herkes onu çok severdi, o da tanrıyı

bizi sever miydi, bilmiyorum hala, hiçbir zaman da bilemedim ki

sonra yemek nerde kaldı, diye bağırdı.

orası benim evim değildi.

oyuncak ayılar, oyuncak bebekler, kitaplardı benim evim

annemdi benim evim.

şimdi bir yalnızlık, bir de ölüm kaldı geriye

uzanıyorum, tavanı izliyorum

telefonda da kimse kalmadı, aylar geçti, yıllar

bu sefilliğin içinde, anlamsızlıkta

kahvaltı yapıyorum, yaşama hevesimin zavallılığıyla alay eder gibi

bugün günlerden ne bilmiyorum bile

bilmek de istemiyorum artık, çok geç oldu saat.

tanrım, varoluşumun zavallılığına dayanamıyorum

yalvarıyorum artık, ben hiç bu kadar zavallı olmadım

kendime biçtiğim rollerden yoruldum, kendi yalanlarımdan usandım

artık her gün uyanmaktan bile sıkılıyorum.

artık hissedemiyorum

dokunduklarımı, gördüklerimi, tanıdıklarımı

artık hiçbir şeyin tadı yok.

şimdi sana kaldım, senden medet umuyor olmanın utancıyla

diyorum ki tanrım, artık al canımı

failim olmaktan kurtar beni