İnanmak mı? İnandığım şeylerin kayboluşunu tren camından izler gibiyim. 14' sonbaharıydı, Dosto'yu okuduğumda. O gün toprak attım mutluluğun üstüne. İnanmazsan git bak, on bir haneli bir numarası vardı mezar taşının, şuraya bir yere yazmıştım. Nereye koydum ulan bu kimliği.