Döneceksin kendinle

Kaçtığın huzur keser tebessüme bir yerden

Bir daha solup sönmemek için sessiz yanıp,

Bir daha aklım başımda mı sormadan

Yoklayıp yerini dünya kadar yanımda,

Buraydı, buradaydım diyeceksin.


Niyeydi geçecek zaman endişe içinde

Kırgınlıklar büyüyor koynumuzda

Parçalar ürkünden tanımıyor birbirini

Uzağa yazılıyor kiminin adı, ya özü

Kesikler kapatıyor unutmak diye

Anlamazdan gelip girdiğin o sıcak kadar

Yakmasa da üşütür bir gün

Oysa sevmek dokunmaktan öteydi dersin

Ve dokunmasan da senindi yatağın.


Ama ağlama

Ama dönme sözünden, susundan dönme

Yaşa bir yakanın ütülüsü gibi

Bir vazife sabahları evden çıkmaya

Ya da çocuklar,

Nereden baksan bana benzemeyecekler zamanla


Ama anlama zaten

Geceleri çekip sabaha iliştiren ben

Seni izlemem penceren kör olur

Durup beklerim, beklerim sayılı yollar kadar yerimde

Dinlenmek denir mi?

Ya da susmak öyle bilgelik etmez,

Bazen cebre düşen bir yüreği,

Bazen vefa da görmese sevgiliyi,

Tanımak değil mi?


Döneceksin

Tanrının tarzı budur insan üstünde


Döneceksin yine

Bir gün açılmasın diye yüz kilit vurduğun o kapı,

Açılır yine senin ellerinle

Sokak başka olur görürsün

Mevsim başka,

İnsan,

Başka olur.


Döneceksin.



Fotoğraf: Yasemin Çargıt