Solmuş çiçekler ile dolu bir balkonda,

Kalın ip sıkmış sanki boynumu, elimde siyah güller tutuyorum.

Dilim mosmor sarkmış ağzımdan dışarı, Ayaklarımın altından iki çift göz bakıyor.


Ve seslendi ince, 


"Gözleri açık gitti."


Ayakkabılarım yargılandı o gece,

Aylarca çalışıp kazandığım ceketim ayaklar altına alındı.

Kravatım boynuma dolandı.

Yeni kestiğim bıyığım koptu, aşağı süzüldü bir evsizin damına.


Elimde çiçek ve çikolata geldiğim evden, cenazem taşındı omuzlar altında.

Ölüm haberim tez yayıldı, komşular bir bir eve toplandı.

Siyah özenle giyildi iğrenç vücutlara.

Çakıllı topraklar atıldı, kaç ses gelsiyse boş tabuttan,

O kadar çok ölündü o gece


Postacı gazete bırakmadı bu sabah,

Çiçekler sulanmadı, gün kötü başladı bir kere.

Kırık saksıdan su sızmadı bugün aşağı marketin camına.

İp sarkıtmadı kimse, hiçbir çocuk inmedi sokağa bu sabah.

Kaldırımlar topuksuz, çöpçüler işsiz kaldı.

Banklar, parklar boş ; kahveler cigarasız kaldı.


Öldüğüm gecenin sabahı.