Tüy gibi döküldü gökyüzü üstümüze.

Göz alabildiğince kalabalık, göz alabildiğince ölümlü.

İnsanlıktan ayırdılar bizi bir vakit,

Şehrimizin ortasından canım;

Kendi yansımamızı görmeden daha;

Oyuncak tankların palet izlerinde biriken sularda,

Düştük insanlığın en sığ tarafına, bu büyüme halinin.


Ambulans sirenleri gibidir insanın sözleri,

Bir sussa, dünya düşecek o ünlü boşluktan.

Ama bir sussa şu insanlar;

Kimsesizliği daha iyi anlayacağız, duyacağız ve umursayacağız.


İki ayrı yakayı bağlayan vapurlar gibi bu dünyamız;

Ben ayrılığın tüm seferlerinde biletsizdim.

Lomboz camlarından dışarıya bakmak gibiydi, bu kısacık ömrümüz.

İşte dünyamız güzelim;

İki yaralı dizin üstünde zamansızlaşan ve kaybolan acımız.


Topraktan, sudan ve kimsesizlikten yoğrulan dünyamız.

Yuvarlanacak ayın gölgesinde, öpmeden bu şehri ve seni.

Ben bir çocuk hayali çalmasam, ve sen çalmasan;

İçimizdeki ışık nasıl aydınlatacaktı tüm insansız şehirleri.


Aldık dünyamızı bir vakit koynumuza,

Aktı derdi çocukluğumuza.

Akmasaydı o karanlık nefsimize,

Biz seninle ne tanrılar, ne tanrıçalar büyütürdük oysa.

Toprak ve su insanlığa kalsın

Bize bırakın şu kimsesizliği, onunla bulutlar yapalım başımıza düşen.

Göğ yapalım, kuş kanatları yapalım, ağaç dalları ve bir düş görmenin uyanamama hali yapalım


Neye inanırsak, oysak;

Biz çocuk parklarına inanalım.

Ne bilimsiz insanlığa,

Ne de insanlığın doğmalarına.

Sen yeri gelince bizi de bırak (yeri geldi sanırım senin için)

Tut sözlerini ufacık ellerinde,

biz masallara inanalım.


Bu dünya bir ülkeyse, bir şehirse, hele sokak başlarıysa;

Bizim kurtuluşumuz dökülmek olacak yataklara.

Ne hazzın doruğuyla düşsün yeryüzüne maskelerimiz,

Ne de bir damlanın içinde görebilelim hapsettiğimiz bu kederi.


Gel biz kurtaralım bu geceleri

Uzun türkülerle sarhoş coğrafyam,

Ne başardıysak dişle, tırnakla, etle, sevişmelerimizle.

Bu dünyaya bağışlayalım.

Alalım leylekler gibi kırık ömrümüzü,

Göçelim sahili bol, insanlığı az olduğu memleketlere.

Olmadı, ver elini sen yine de.

Bırakalım bu dünyayı çocuklarımıza.

Ne geldiyse insan olmaktan gelmedi mi?

Dönelim tekrar kendi çocukluğumuza.



09/06/2022 22.59 Bandırma