sen uyurken aldığın lütufla tanrıdan

ben her gece cehennemlerinde uğraşıyorum.

gözlerim kapalı yazarken bunları

senin hayalini kuruyorum.

insan neden sever, sevilir

tanrının bir ikramı mı bu bize?

yoksa sadece her zamanki gibi amacı

zorlaştırmak mı hayatı bize?

geceleri herkes uyurken yalnız sen ve ben

tıpkı bir turgut uyar şiiri gibi

dolaşabilsek ellerimizi birleştirip

bir olup gezsek geçmişimizi

ama özen gösteremiyorum da pek

kapanırken göz kapaklarım tek tek

hala hatırlamaya çalışıyorum ilahi güzelliğini

ve kelimelerin anlaşılmaz kifayetsizliğini

yaşam boğarken hepimizi

bir can simidi gibiydi gözlerin

dünyanın en kötü şiiri olabilir belki

maalesef pek de umurumda değil gibi.

garip bir kafiye ile anlatmak seni

en büyük mutluluklardan biri.

peki sen benim hakkında ne düşündün?

yüzünü unuttuğumda da sevdin mi beni?

eskisi gibi sevmiyor musun yoksa?

yoksa ben de yüzümle korkutuyor muyum seni?

binlerce kere özür diledim senden

beni affetmen için

unuttuğum için yüzünü

ama sonra fark ettim ki

sen dinlemezsin benim sözümü.

öyle bir lanet bıraktın ki bana

ancak ölümüm çözer bu düğümü

seninle kavuştuğum anda

biter acıların tümü.

o bitmeyen upuzun gecede

uzun bir yolda, ailenle

bilemezdim bu kördüğümü

ansızın gelen ecelle

bitti acılarının tümü.