Veda, tarifin ağırlığında çok kez unutuldun
Galiba yine o serkeş karanlığı sardın başıma
Hangi renge sarıldın gitsin diye hayaleti anın
Hangi rengi tatmalıyım ki çeksin elini yarın
Vaatsiz cümlelerde adın camlarda buğulanan
Harflerin parmağında yankılanan çocukluğun
Ya da sessiz bir nefretin kalıntısını ayıklayan
Tabutlar taşıyan, görmem gerekir, Afrika'dan
Sefer vakti, çanlar çalıyor ateşi çağrıştıran
Duydun mu, son kez ağladı Bilal minareden
Son kez seslendi Muhammed sana hutbeden
Duymadın, tabut taşıdın, gördüm, Afrika'dan
Bir seher vakti öldü kafesinde kırlangıçlar
Ve bir seher vakti terk etti seni tüm kuzgunlar
Yangın yeri, kafes soğuk ve omuzların
Tel örgülerde doğan güvercinlere gebe kaldı
Ki sen bunu bile anlayamadın
Veda, dilsiz yokluğunda çok kez sustum
Galiba yine o sefil aydınlığı sunacağım adına
Öğrendim, uslanmamak bir ömre denkmiş
Yarım kalan kandilin kırk günü kırk yıla
Sarmaşıklara yüz sürdün mazini özlercesine
Ruhunda ben kırıntılarını yokladın, orada yoktum
Ardında bıraktığının elçisiydim dilenircesine
Sürüyle rüzgar soludum, kekeme ağıtlar duydum
Uğramadım ülkene, orada sen yoktun
Beni hatırlatan ozan kavalları
Beni uğurlayan aylak kavaklar
Beni bilen, bildiren manifestolar
Kimliksiz endişeler, çocuksuz camiler
Beni var edenler, Allah'ım, kitabım
Hepsi, hepsini unuttun
Bilmiyordun sadece benim bildiklerimi
Yalınayak sıfatlar posta kutularına yakışır
Aldanışı, özlemi ve seni en iyi onlar bekler
Bunu pek kimse bilmez
Zaten sen de anlayamazsın
Veda, avucunda çakıl taşları, kaybolduk
Galiba yine o ayrık otları sarılacak başımıza
Çatırdayacak gözyaşlarım, işin kolay tarafı
Yıkılacak tek göz evim, gök kubbe gecekondum
Annemin sandığı, babamın ceketi
Kız kardeşimin oyuncakları yanacak
Herkes duyacak çığlıkları, bu işin zor yanı
Meşalelerle yangımı besleyecekler utanmadan!
Otuz üçün hakkını veremem, otel yok burada
Kuduz it var köşede, bir de fahişe yol ağzında
Yansın onlar da benimle ki yanacaklar
Günahıma ortak olacaklar üstesinden gelmem için
Tüm bu curcuna koparken ücra bir semtte
Sen...
Sen güleceksin, hep gülersin zaten, gül
Ama anlayamazsın
Elveda Büşra ya da öğrendiğim günün ertesi
Çığlığına kucak açtım, artık beni duyamazsın
Duysaydın, bir ihtimal, anlardın beni
İyi geceler Büşra
Artık beni tanıyamazsın
Muhammed Dalpalta
2020-10-08T22:21:20+03:00Teşekkür ederim Ferah. Beğenmene sevindim. Şimdilik duymuyor olsa bile elbet bir karga yetiştirir bir gün. Eksik olma.
Ferah
2020-10-08T22:10:27+03:00Hislerin okuyucuya rahat geçebildiği şiirleri çok seviyorum. Bu şiir de onlardan biri. Ara ara Büşra'ya iyi geceler demeye gelirim buraya. Yüreğine sağlık Muhammed.
Muhammed Dalpalta
2020-10-08T13:21:45+03:00Mert ileriye doğru bir adım atabiliyorsam ne mutlu bana. Teşekkür ederim değerlendirmen için. Serhat kardeşim kendi sınırlarımdan uzaklaşmak istediğim bir şiir oldu bu. Bu noktada beğenini kazanmışsa şiir misyonunu tamamlamıştır benim için. Teşekkür ederim desteğin için. Eksik olmayın.
Mert Hüdai Kayadibi
2020-10-08T11:55:40+03:00Şiirde bariz bir ilerleme kaydettiğini düşünüyorum muhammed tebrikler
Serhat Tepe
2020-10-08T06:02:16+03:00Her şair bir defa bile olsa -ki umarım bu ilk, tek olarak kalmaz- kendi kalemini bırakıp, başka bir kalemle denemiştir yazmayı. Kalemi sen götürüp getirdiğin için yine senden ama mürekkebi ötekilerden farklı bir şiir. Ben çok sevdim. Yorumların ekserine katılıyorum, tekrara düşmemek için yeniden belirtmiyorum sadce... Gözlerini dünyadan çekip içine bakman beni kalemini seven bir okuyucun olarak sevindirdi. Daha çok denemeni istiyorum böyle. Aklına, yüreğine sağlık.
Muhammed Dalpalta
2020-10-07T22:19:14+03:00Değerlendirmen için çok teşekkür ederim Yasemin. Dönüp dolaşıp geldiğim yer hep kafiye oluyor. Bunu törpülemeye çalışıyorum. Eksik olmayasın güzel dostum.
Yasemin Çargıt
2020-10-07T22:09:27+03:00Muhammed böyle samimi hislerle yazılmış şiirlerde daha başarılısın her zaman ki artık hisleri yönetme ve şiire katma noktasında eskiye kıyasla çok daha iyisin. Beni rahatsız eden tek nokta kimi yerlerde girdiğin kafiye kaygısı oldu. Normalde evet iyi yapıyorsun bu işi ama burada öyle bir akış var ki bir anda koca bir set çekiyor önüne. Tabii sonraki dize gücüyle yıkıyor hemen o şeyi daha güçlü, daha güçlü akıyor. Emeğine, kalemine ve bu sefer hislerine sağlık.
Muhammed Dalpalta
2020-10-07T21:45:58+03:00Mocan hocam teşekkür ederim yorumunuz için. Sizin gibi iyi bir sanat gözü tarafından beğenilmek beni mutlu etti. Osman kardeşim sonunda sana bunu söyletebilmek benim için güzel :) Eksik olmayın.
mocan
2020-10-07T21:41:13+03:00sana uzun soluk çok yakışıyor muhammed, güzel güzel okuyup dinledim kendi kendime :)
Muhammed Dalpalta
2020-10-07T21:13:48+03:00Sena ve Bektaş hocam yorumlarınız için çok teşekkür ederim. Beğenmenize sevindim. Eksik olmayın.
Sena Türkmen
2020-10-07T21:12:10+03:00Son zamanlarda eski şiirlerine kıyasla çok daha etkileyici ve benim nezdimde yabana atılmayacak nitelikte şiirler çıkıyor senden... Satır aralarında zerk eden hisler, birçok yerinde dumur eden imgelerle benim aklıma kazınan bir gösteriye dönüştü bu şiirin Muhammed. Tebrik ederim...
Bektaş Şenel
2020-10-07T21:07:51+03:00Dizelerden kaya kaya ilerledim. Böyle hem derin hem de engebesiz şiirleri seviyorum. Bir iki yer şiirin bütününe göre fazla duru geldi, o da nazar boncuğu artık. Aklına sağlık.