Gerçek bir beyefendi,
kaybettiklerinin yasını tutarken sevinç gözyaşları döken
tuhaf bir adam,
askeriyede doğmuş, büyümüş, dövüşmüş, bölüşmüş,
kendi tuhaf merakları ve meziyetleriyle donatmış kendini,
porno öykülerini yapılmış en iyi şaka olarak görmüş ve çok gülmüş,
bazen de bu konuda şakalar yaparak güldürmüştür,
ailesi hiç olmamış, aile denilen şeyin ne olduğunu merak etmiştir,
çocuklarla hep çok iyi anlaşmış ve oyunlar oynamış,
onları korkutmamak için makyajını bile sevecen tutuyormuş,
gerçek bir punk ruhuna sahip olan o eski şapkacı.
Dövüşte hiç iyi olmamış, dövülmüş, ve bunu komik bulmuştur,
Komiğin anlamı konusunda çok ciddi psikiyatrik rahatsızlıklardan bahsediyoruz,
neyi komik bulduğuna gelecek olursak, o bir şeyleri komik bulmaya başlayana kadar anlamıyoruz,
bazen sosyolojik bir soru, bazen felsefik bir cevap, bazen edebi bir küfür gibi olabiliyor,
geçenlerde annemle ilgili bir şaka yaptı, utancımdan yerin dibine girdim,
ve o gülüyordu, hayatımda gördüğüm en pis gülüştü,,,
Joker, destede bir kağıttır derdi, bir oyundaki rolü ise nereye koyarsan o karta dönüşebilmesidir,
ben de istediğim kart olabiliyorum lakin kapasitem 56 kağıtla kısıtlı değil.
Bir doktor olarak çalıştığı hastanenin psikoloji departmanında mastürbasyon yapıyor olduğu gerekçesiyle yakalandı, hastaneden uzaklaştırma verildi,
git biraz tatil yap, dediler, bütün parasıyla uyuşturucu aldı,
söylediklerine göre geceleri ders anlatmaya başlıyormuş, bazen nutuk atıyormuş,
bazen şaka yapıyormuş,
biz onu sadece şakadan ibaret gördük, kendisinden özür dileriz,
Lacan'ın eski bir arkadaşı, Jung'un öğrencisi, Freud'un hasmı.
Psikanalize yazdığı şaka metinlerinden birinde, hayali bir karakter yaratarak,
Freud'un gerçeklik algısında ağır bir deliğe yol açmış olan seri bir katil olan kurt adam,
psikanalist tarafından dehşetle karşılanmıştır,
hastanede stajyerlik yaparken tanıştığı hemşirelerden birine (ki o da benim gibi demiştir)
aşık olduğu gerekçesiyle, hiçbir şey yapmıyor,
bazen yemek yiyor, işemek sıçmak gibi insani davranışlarından nefret ediyordu,
düşmüş bir melek gibiydi yeryüzünde,
ah hele o şakaları yok mu?
Adamı öldürüverirdi maaazlah. , (Maaazlah onun bir şakasıdır, yazım yanlışı değil.)
Bu bir şaka olsa gerek dedi kral Ödipus'a muzip gülerken,
tez sen bir budalasın, antitez he valla budalayım
sentez : Sophokles'i kızdırma.
Yasayı çiğnemekten keyif almak, vesaire, Harleyquinn diye biri yok,
diyerek ipucu veriyor bize,
"o benim" gülüyor burada "kadın makyajı yapıp peruk takmış halim."
!!!hiç kimse görmek istemez!!!
bir sırrı açık eder gibi, güçlerinden vaz geçer gibi,
teslim oluyor yavaşça düşünde yarattığına,
O ki gerçeklikte izdüşümü olmayan,
fısıltılar halinde bir düş benim için,
benim çocuğum, ne bir Tanrı, ne bir Şeytan,
o bir Şaka Kutusu, açınca suratına bir yumruk yediğin,
metaforik tümsek.