Durup düşündüğüm zaman ne kadar hata yaptığımın farkına varıyorum. Meğer ben hep beni en çok sevenden kaçmışım. Ben nasıl sevilinir bilmediğimden ağır gelmiş böyle güzel sevilmeler. Kendime bahaneler uydurup en basit yoldan sıyrılıvermişim güzel sevgilerden. Meğer eline uzanırken titreyen elmiş seni seven, meğer sesini duyamayınca telaşlananmış. Görmeyince özleyen, görünce bırakıp gitmek istemeyenmiş. Şımarıklık etmişim. Şımarmışım çok sevilince. Öyle ya, nankördür insanoğlu. Neyi çok bulursak onun nankörü oluruz. Ben sevginin nankörüymüşüm. Güzel sevilmelerden hep kaçmışım. Ne zaman ki sevilmeyen yüreklere denk gelmişim, oraya bırakıvermişim kendimi. Meğer ben sevilmemekten besleniyormuşum. Sevgi değersizleştiriyor, sevilmemek iyi ediyormuş beni. Ne tuhaf, hep sevilmeyi bekleyip sevilince de köşe bucak saklanır olmuşum.