Fikrimin kılıcını kınından çekmedim.

Bunlar elim cepte söylediklerim.

Hadi elimi cebimden çıkarttınız diyelim;

Kılıcı kınından çektirmeyin.


Dürüst olmak gerekirse;

Dürüst olmak gerekmezmiş, öğrendim.

Bu devrin geçer akçesiymiş yalan, iğrendim.

Yine minnet etmedim de akçe değil, hakikati dilendim.


Mesele etmeye değer her meseleme, binbir isyan derledim.

Meselemde çarpıtılan her hakikate, binbir inkâr derledim.

Meselem uğruna her menfaatime, binbir taarruz derledim.

Taarruz uğruna her cephede, binbir müdafaa derledim.


Binbir isyan derledim de

Henüz hiçbirini etmedim.

Sabrımın sınırını hududunda test ettim.

Nasıl çeliğe dönmüş, ben bile hayret ettim.


Neslimin göğsünde binbir tahakküm besledim

İstibdadın tahayyülüne, omurgam dik dikildim.

Çelik bile erir yeri geldiğinde,

Ben götürmem, siz yerini getirtmeyin.


Dokuz köyden de kovsalar onuncuya küfür ettim.

Devrinden de akçenden de, etimle kemiğimle nefret ettim.

Etimden korksam kemiğimi, pilavımdan dönsem kaşığımı derdest ettim.

Bir gün yüzü görmesem de, nefesimi serbest ettim.


Makul insan değilim ben, mesele sahibiyim.

Makul devran değil devir, siteme meyilliyim.

Sitemimden yoksun kalsam, öksüz kalır yetimliğim.

Prangaya tabi olmam, meselelerim tek sahibim.


Kalemin kılıcını kınından çekmedim.

Bunlar kalem cepte cümlelerim.

Hadi kalemi cebimden çıkarttınız diyelim;

Kılıcı kınından çektirmeyin.