Kalın ve yazısı küçük olan kitaplar hep olacak. Hatta roman gibi kurgusal olmayanları da. Birçok başlık ve şişirilmiş içerikleri, her hareketi betimleyen koca paragraflar, aklında tutamayacağın kadar çok kahraman...
Ama kitap sana zaten aklında tut demiyor. Sen olayı anla. Başkahramanların psikolojisini çözmeye çalış. Kitabın yazıldığı tarihi araştır. Yazarın biyografisini oku. Kitaba başladıysan artık bir görev aldın demektir ve daha çok keyif almak için bunları yapmalısın. Kitabın kullanım kılavuzunu çıkaracak kadar detaya inip yazarla bir iki saatlik görüşmeler olmalı aranızda.
Kitaptaki mekanlar; evler, sokaklar, ülke... Bunların sana nasıl yararlı olacağını bilemiyorum. Belki o şehri bir gün ziyaret etmek istersin. Geçmişte gezinmek her zaman daha ilginç geliyordur sana.
Kalın kitaplar, anne karnındaki dokuz aylık bebekler gibidir. Belki de sende şaşıracağın bir yenilik doğurur. Okumalı mısın?
Sen karar ver.
Rümeysa Kıbrız
2021-09-11T22:50:55+03:00@umutulas kesinlikle katıliyorum. Albümler her bir sarkiya gereken degeri vermek icin etkili bir cozum. Sanatcinin diger sarkilarini gorme firsati veriyor bize. Onu her yönüyle anladigimizda iste o zaman eserin hakkıni veriyoruz. Kendimize de büyük bir yatırım yapmis oluyoruz :))
umutulas
2021-09-11T20:11:59+03:00Neden albüm satın almalısın da denebilir sanki. Lise ve üniversite yıllarımda kasetler alırdık müzik dinlemek için. Sonra albümdeki tüm söz ve müzikleri kimin yaptığına, kimlerin hangi enstrümanı çalarak katkıda bulunduğuna bakardık. Birçok şairi bu şekilde tanıdım mesela ve kimlerin beste yapmakta iyi olduğunu ve kimlerin virtüöz olduğu.
Kalın kitaplar da bu şekilde işte. Onların kalın olmasının sebebi, anlatacakları çok şey olmasındandır.