Bağımlı duvarlarıyla konuşurken

Yaşlı deniz kızları yabancı denizcilerle dans ediyor beynimde

Ayçiçekleri utançtan başlarını önlerine eğiyor.

Daha çok zehre ihtiyaç duyuyor hücrelerim,

Bağımlınınsa daha çok kırmızı boyaya.

Kahvemi yudumluyorum, 

"Ağzının kenarlarında kurumuş kusmuk lekeleri var bağımlı!" 

Bağır

Bağır

Bağırıyorum.

Midesindeki kelebekleri kusmaya başlıyor bağımlı yeniden

Eros'un çocukları hırpalamış yüreğini.


Kanıyor gözleri bağımlının

Kelimelerine yaşlar düşüyor usulca.

Bulanık görüntüler ve net gerçekler

Etiketledikleri fiyata sattılar bağımlıyı.


Dünya varsa, suçlusu bağımlıydı;

O ve onun buzdan duvarları.

Kalbindeki ateşin bile eritemediği soğuk duvarlar;

Bağımlının durmadan konuşup durduğu.


Küçüldü bağımlı

Meczup oldu, çöktü sandalyeye

Yazamadığı kaderine ağlamaya başladı

Çizemediği hayatına, biraz da.

Şişeler yuvarladı masalarda,

Gri dumanlarını söndürdü vücudunda.

Kokana kadar içti,

Kanlı yaşları akana kadar inledi.

Duyan da sanırdı ki bu inlemeleri

Bağımlı zevkin doruklarına tırmanıyor

Oysaki eteklerde kalmış, akmayan kanlarına ağlıyor.


Annesini özledi bağımlı

İnsan sesi duymayı özledi 

(iblis sesleri insan seslerini bastırıyordu)

Ağlamayı özledi bağımlı,

Herkesin içinde çıplak kalmaktan utanmamayı.

Etiketlerini söktü birer birer,

Kendini yeni baştan yarattı.


tanrı ilân etti adını 

Ah, adı bile büyük harfle başlamadı (tanrı)