Üç mevsimde de denizlerle gök,
Kardeş renktedir.
Ama denizin uzanamadığı yerler yalnızdır,
Dördüncü mevsim gelene kadar.
Bir kış sabahı çıkarım kapıdan.
Atarım adımımı basarım kara,
Durup bakarım bulutlar kara,
Aynı renktedirler.
Bedenimi sarsa da yerçekimi,
Ruhum sarsılsa da yener çekimi.
Yükselir göğe atar adımını bulutlara.
Bedenim devam eder yürümeyi kaldırımlara.
Ruhumu ihya eder bulutlar, kaldırır alâlara.
Bulutlar utanınca pamuk,
Bulutlar üşüyünce kar olurdu,
Çocuk ben'in defterinde.
İnsanlar utanınca yamuk,
İnsanlar üşüyünce yakar olurdu,
Çocuk ben'in defterinde.
Şimdinin defterinde kara bulutlar var,
Kar yağdırmayan,
Pamuğu andırmayan.
Kara umutlar altında kalan insanlar var,
Kara, umutlar altında öyküler anlatan,
Bir gün yeniden eskisi gibi yağacağına inanan.
21.07.2020
-merve
2020-08-09T20:33:26+03:00Sevgili Pozan, aslında öykünü okuyordum ama bir yerde bırakmak zorunda kaldım. ( Aziz Kedi ve Kukla Usta) Şiirsel imgelerin acaba öykünü etkiliyor mu diye bakmak istedim. Kendi üslubunda bir şiir akışı yakaladın, bunu bırakmanı istemem. Öykü de yazabilirsin tabi ama şiirle birbirine girmemeli. Kalemine sağlık.