Alanından ayrılma vakti soluksuz ruhumun,

Yorgunluğu bir nebze üzerimdedir ben varken olanların,

Bozuk para gibi harcanan ömrümüz Tanrının mülkü,

Cimrilik göstermez bu konuda hiç,

Taşa vurur, ateşe atar fakat cepte durmamıza müsaade etmez.

Gün doğumunu izlerken diğerinin güneşi batar,

Böyledir insanlar, biri nasıl güzel der hep, 

Diğeri ağlar durur karanlığa gömülerek.

Böyle kurulmuştur yeryüzünün eşsiz güzelliği, çirkinle birlikte,

Yahut güzel olan da anlam katabilir acımasız gerçekliğe. 

Bir karışım, neyin neticesidir elde olan, asla bilinmez,

Karanlık için açılan kucakta yer yoktur gülümseyen ışıklara,

Yerim karanlıktır yüzün gülümsüyorsa,

Yerin yanım değil gözlerin parıldıyorsa.


Bir an olur, yahut tüm anlardan sonra çıkagelir,

Bir an vardır nokta tesiri taşır olaylar üzerinde,

Hangi andır o?

Kim nereye ait hemşehrim?

Sigara dumanım havanındır kuşkusuz,

İzmarit kül tablasında yer bulur kendine,

Dudaklarım kimin,

Bir sigara üçe bölünüyorsa nereye aidiz o zaman?

Bir insan en fazla kaça bölünür,

Karanlığa gömülmek isteyen bir ışık değilse,

Neyle derdi var şu yaratığın?

Gecenin bir vaktinde bütünleşir sis penceremde,

Üç kadın uyur farklı saatlerde,

Kendi kendime söylenirim; nasıl geçtik deminden şimdiye?