“Yaşın kaç?” dedi biri.

“Rakamlara bakınca küçük,

Hayatıma bakınca büyük,” dedim.

”Neden?” dedi.

Sustum epeyce, birçok nedende kayboldum sanki.


”Yorgun musun?” dedi.

Bu soruları soran kimdi?

Aynadaki mi? Yoksa sessizliğin sesi mi?

“Kaç yaşındasın?” dedi öteki.

“Bilmiyorum,” dedim, “siz söyleyin.”

”Yaşlısın,” dedi karanlıktaki.

“Neden?” dedim.

”Ruhunu kâğıt bile kesmiş senin,” dedi.

Diğeri ekledi:

”Bazıları geçmişini gömer, öyle siler;

bazılarıysa geçmişini eskitmez, gençliğiyle solar gider,” dedi, geçti gitti.


Ne kadar susmak gerekirse

O kadar sustuk

Ben ve soruları soran karanlıktaki.