Bütün kadınlar adına konuşacak haddi bulamıyorum kendimde.
Kendim adına konuşacak olursam
Kadınım ya hani,
biraz kendimden yola çıksam sanki haddimi aşmam gibi.
Oturup kendimle kahve içmediğimden olsa gerek,
bana biraz meşru geliyor bu radikal havam.
Korkuyorum, bir gün bütün kadınların cenazesini kaldıracak kadar sert bir şiir yazmaktan.
Sessizliğin sağır eden çığlıklarından korkuyorum,
Kendimden,
en çok
Ama en çok,
kendimden korkuyorum,
Acımasızca kendimle ettiğim kavgalardan ölümcül darbeler alıyorum,
Ölmüyorum ki
Öldüremiyor beni bir başka ben.
Bileklerim bana güzel gelmiyor,
gizli hayranıyım yaşamın,
güzel havaların,
saksı çiçeklerinin,
mavi gökyüzlerinin.
içimde yaşamanın tarifsiz bir mutluluğu varken bağırıyorum,
.
Ey hayat seni sevdiğim için özür diliyorum!*
.
Acıttığın yerlerimden sardunyalar çıkartıyorum,
yetmiyor artık çiçeklerime göğüs kafesim,
zaten bir kafesin içinde sıkışmış kalbime hiç bir şey yetmiyor benim.
.
Seninle savaşmıyorum artık eyy kendi kendim!
Savaşmıyorum,
seni sen yapanla,
seni, sen gibisini aramaya muhtaç kılanla,
gezenti ruhunla savaşmıyorum.
Usulca sokulup kendi koynuma, öpüyorum müjganlarından.
.
Güneş diz çökerken ufuk çizgisine,
eğilip saçlarının arasından,
sana söylüyorum eyy kendi kendim!
.
Seni sevdiğim için pişman değilim.