Araladı umutlar yalnızlığın perdesini 

ne çok eskittiğim cümlem vardı benim 

konuşmaya niyetin yoktu 

bak yine sadece ben duydum seni 

 

Uzun uzun ağlaştım kendimle 

ne kadar aciz günlerim geçti 

vardı gitmelerin ardından gelen 

tuhaf acı anlatamamanın verdiği 

anlaşılamamanın aldığı anahtar sözcükleri 

kalbin yanılgıdan men edilen 

yoktu konuşmaya hiç niyeti 

 

Öznesiz devrik bir cümle gibiyim 

yabancılaşmışım yüklemlerime 

hem de sonunu başkalarından 

öğrendiğin bir kitapta 

toparlayamadığım 

gördüğün ilk yalan kadar saf 

ve inandıkların kadar sahi 

kör bir jiletle işlenen cinayet gibi 

yaşayamadıklarımızın arasında 

ant içip hedefe koyarak 

oyunla 

yangınla 

ansızın ölemeden 

özü bölemeden 

kısaltmam gerekiyor yine  

kan gibi bakıyor her şey 

o bizi çıkaracak  

ortaya ayan beyan 

bunlar hayret etmeye değer değil 

yok konuşmaya hiç niyetim