Ezo İdil

Ürpertti rüzgar, gök soluksuzluğunu

Çatlattı kaburgayı, sesi arafta sustu 

Zaman akıl incisi, 

Aklı kaçırtan idrak irini

İlk sözleri veren toprak anayı u...

Araladı umutlar yalnızlığın perdesini 

ne çok eskittiğim cümlem vardı benim 

konuşmaya niyetin yoktu 

bak yine sadece ben duydum seni 

Uzun uzun ağlaş...

Sen benim sonsuz kere sarhoş olan alkolik çocuğumsun

Ki şarap dolu kadehle aynı değerde

Oysa ufkun olurum aşkına kollarımı uzatsam

Doğa güzelliklerinin sa...

Öncesizliğine tersten bakalım

dahasını görelim öncelerden

öncesini görsem önünde yıkılırım

ağırdan unutmama izin verin biraz

Nereden bakarsan bak

sorma ...

Sana bilmediğin şeyleri anlatabilirim

Gök işte şurada, kızılından azıcık çalıyor diyebilirim

Bir odaya aldılar beni ellerin göz bebeklerimi çıkarıyor

Daha...

Bitmedi bitmez vicdan muhasebesi

bir mermi yatağı gibi soğuk ve pusuda

saat kapağı açılırken kırılır

seninkilerin çölde yolunu yitirdiği

güvercin kanatla...

Adı kötüye çıkmış cümleleri temizliyorsun

Ortak güzellikten doğmuş yara izlerini

Püsküren çiçekler gibi çıkarsın kapıdan

Bıçkın sevinçlerini karşıladığım ...

Şefkatle yaklaşsam bile

Az az yaşıyorsun içimde

Sen o gündüzlere eğilimlisin

Gündüzlerden sonra karanfille

Oysa sana değiniyorum her gün

Sana değinmek, ...

Gidersek siz oluyoruz bütün bir kalabalık

son kış, son sıcakları oluyor; çekiyoruz içimize

sanki gidenler eğretiyle bakacaktır yüzümüze

gül ki bardakta du...

Unutuldun ya kalbim

sığınırdın yağmurlarına

kanıtılmış duruyor ölümü bitirmek için

aşıyorum duvarları şu çılgınlık beni korkutmasa

çakılı içbükey aymazlı...