ağzımı kapatıyorum

arafta kalan tek şey

uzun uzadıya bir ip yumağı

dişimin kovuğunda 


örmeye çalıştıkça perçemi

yükseliyor heba

nüksediyor hebam

ören yok perçemi -hoşça-


avından aşağı

avlundan alaşağı

sarkıttım kendimi

sakındım sakındığın güvercinimi


seyret!

sapladığın on beş dirhemlik hançerin arasından

korkunun altına tüneyen güvercinim

nasıl da yaşla doldu


doldu, doldu

duruldu

ve

savruldu