dilim ne kadar laf ebesiyse
yüreğim o kadar suskunluklar doğuruyor
ve bugünlerin sonraları, hep bir bıçak ağız kavgası
bağırdılar
içlerinde ne kadar güzel şey varsa bağıra bağıra haykırdılar güzel insanlar
fakat şimdi o güzel insanlar,
o güzel ellerin yüzlerine set olmalarıyla sustular
yani bir küheylana binip gitmekle lal olmak artık aynı anlamdalar
kim ne vakit eteklerindeki hayalleri dökse ortalığa
bir yerlerde
unutulmuş bir bahçede
moloz yığınlarının özünde yetişmiş bir taş ağacının meyvesi,
çatlatmaya hazır bulunuyordu mutlu insanların başlarını
hayaller ölmez sevgili herhangi birileri
insanlar ölür
ve nasıl ki
bir cesedin kolu ve bacakları aynı vücut ile birlikte
gelecek için bir enerji kaynağı oluyorsa
hayaller
hayaller de bu vücudun posası olup toprağa karışır
hayaller insanlar ile birlikte yiter
hayaller ölmez
insan ölür hayallerden önce
hayaller insanın posasıdır
şimdi
bir kişi
bir insan
bir beşer
bir varlık
bir yaratık
tüm içsel kavgalardan sıyrılıp susmuşsa
ölmemek içindir
31.07.2019