Lambanın etrafında genelde dans ettiğini sandığımız ama sadece kendini ışığa vuran bir sinek vardır hep. Bir şeye mi üzüldü ya da onun de mı pişmanlıkları var. Hayır, onun pişmanlığın yok. Hepimiz biliyoruz ki bu onu sadece cezbediyor. Kana susamış. o da herkes gibi. Hoşuna gidecek başka şeyler de biliyorum. Cesetler, hayvan pislikleri, ölü ne varsa hepsi. Belki sorsam cevap verir. Konuşuyordur. Ya da herkes varken susuyordur. Sessizliği yalancılığındandır belki. Gürültüsü ağlamasındandır içten içe.

Dostum sinek, ışıkla alıp veremediğin ne?

(ses yok)


Cesetlerin üstünde duran leş sinekleri... Onlardan korkuyorum ölesiye. İliklerime kadar. Bir aradalar, susmuyorlar, hepsi başka şeylerden behsediyorlar. Vızz, vızz. Biraz olsun birbirlerini dinlenmeden, hayatta kalmaya çalışan bi yaşayanın etini nasıl da kemiriyorlar. Son isteğini bile sormadan. Kendimle kıyaslıyorum onları. Ben böyle bir şeyi yapabilir miydim emin değilim. Bu kadar kalpsiz biri değilim sanırım. Zaten kaçımız bakıp da anlıyor artık. Yeni moda oldu. ''Bunu da yaşamadan ölmeyelim, hayata bi kere geliyoruz.'' Falan. Ne yapıyorsak sonra bunun arkasına sığınmıyor muyuz?. Ha bu arada yaşayan... Neyse öldü zaten o da.


Ölüm kokuyor, üç gündür bangoda beklemiş küflü yemek kokuyor. Ne yese onu öldürür öyle dehşet bayat. Ama işte hayattalar p*çler. Midesizler, omurgasızlar. Bazen diyorum ben acaba sahte biri miyim. Yaşamalı her şey gerektiğince, gerekirse de ölmeli. Duygular da dahil buna ama ulan şu yeryüzünde öldürdüğüm tek canlı. Çiçek bile koparamıyorum. Koparabilsem bir kadına vericem. Uğruna katil olacağım. Ben ne uğruna öldürüyorum lan bunları. En imkansız duyguyu enjekte ediyorlar genlerime. Çok ters bana. Düpedüz ince ince nefret dozu. Herhalde arada diyorum kendime ''Ben alıştım. Artık nefret benim için körelmiş bir organ. Sağ olsunlar.'' Atış talimi yapar gibi ''sevmiyorum'' onları. Çünkü insanlarda denesem hain diyecekler, biliyorum. Bir de onlar da alışmışlar zaten '' Biz alıştık. Artık bu adam bizim için hayatın anlamı. Onu görünce öleceğimizi anlıyoruz. Kaçış yok. Vuracak terlikle, sinek sopasıyla ya da su borusuyla.'' diyorlar. Helal olsun, bana katlanıyorlar da. Odamdaki arkadaşım bir hamamböceği değil ama hem dostum hem düşmanım leş sinekleri.