Sen her gece benden bir adım daha giderken ve ben her gece o bir gecede ölürken, masumiyetime bir bıçak daha saplıyorum. Çünkü sen beni masumiyetimden vurdun. Kimsenin göremediği o bıçağı sevdim ben. Ne acı ki seni hatırlatıyor diye dokunamadım kanayan masumiyetime. Sana inanmadığım için beni suçladığın bir gece vardı. Bir de sana inandığım için kendimi suçladığım gece... Saflığımın naaşı sana inandığım gecede yatıyor. İntikamımın cenazesini kaldıramadık daha. Her gece odamda biraz daha çürüyor. Dönüşünde gözüm yok artık. Öyle güzeldi ki gidişin... Çünkü onca yalanlarının içinde tek gerçeğin gidişindi. Boynu bükük geldiğin kapımdan aslanlar gibi çıktın. Hayattaki tek başarımsın.