Mezarlıktan ona el sallıyordu minik çocuklar

Geçiyordu mütemadiyen tenha bir sokaktan, boş vermişçesine

Sanki kıyamet koparacaktı ama bilemiyordu nereden başlayacağını

Şimdi, merhabasız şafağa beş kala

Sızıp kalmak istiyordu bilmediği bir yerde

Korkulardan uzak, şehir efsanesinde

 

Sen ki doldurduğun her uzamın hakkını verirsin

yaşamaktaysan eğer, hakkını verirsin

kaçıp gitmek bilmez, o pervasız gün ışığında

Yaşa ki herkes öğrensin yaşamayı avuç içlerinde

 

Mısır efsanesindeki mısırcı çocuk

Sana reva görülen bu mezarlık işte

Her geçtiğimde el sallayan bana.