İşgüzar bir hayal işportacısı, tezgahını kurduğu köşede, hep aynı noktaya hep aynı cümleyi kurarak bağırıyordu. Ezberinden akıttığı sözcükler her seferinde aynı tınlıyordu. Bildiği her imaj, bilmediği tek bir görselin karesiyle ters orantılıydı. Sıktığı her boğaz, bileklerinden ilerleyip dirseklerini kirletiyordu.


Tezgahında; ara renkler, teraziler, altın sarıları, 0.5 uçlu kibir, 0.7 uçlu merhamet, yaka kartları, düz açılar, at gözlükleri ve bant kaydı. Arka cebinde; yılları, acıları, anıları, planları, alınganlıkları. Ceketinin iç cebinde; son 3 dal sigara, beyaz minik çakmak ve bir not. “Kuracaksan bu tezgahı, sadece haftaiçleri kurma, haftasonları da insanlar kırık hayallerini lostra.”