Sabahlar kuşanıp gözlerine tutuklu kılınsın tan yeri
kim kazar da çıkarır ruhundan bir idrak meselesini
taşınacak bir hayatın vardı, onu getirdin hep diline
hangi âlem sığabilir ki artık senin bu buruk hayaline
dilersen geçsin günler, geçsin hiç akla uğramadan
ki yorgundur hep kalbin, yorgundur senin havsalan
anladım ben, sana varmamış huzur dedikleri paha
belki küskün, belki havale etmişsin her şeyi Allah'a
sende duygu çıkmaz sokak, bende düşünce girift
ah, göğsümüze başıboş ruhlar girip çıkıyor çift çift
olmazlık, oluş ve bozuluş; bir hayatın tarifi kısacık
bıraksak aklı ve kalbi, bizde yaşıyoruz sanacaktık
ne mümkün, cehennemde köşe kapmaca hâlimiz
infial olur mu sanki, kimin umurunda irtihalimiz
bir dost ve bir omuz yüklensin dünya, bu mudur
kısık gözlerle bu seyrettiğimiz elbet sonumuzdur
varır çöker taşına yaslanır ve hep ağlaşır geçeriz
dünya budur işte hep hânemize nihayetler seçeriz
en nihayetindedir gün ve bir yığın insan gürültüsü
hep duyarız fakat bilmeyiz hangisidir en ölümlüsü