yağmurları hırçın dünyanın, 

yüreğine dar sokakları!

yer altında ölmüş babamın toprağını yıkıyorlar.

kendi elleriyle kazdığı çukura,

beyaz bir çarşaf seriyorlar.

bardaktan kan içmiş gövdesine uzanarak,

yağmur altında koşturan çocuklara selâ okutuyorlar.

mezarlığının başından bana bakarak,

ölmeden ölmüş birine dünyayı soruyorlar.