Gözleri, sözleriyle çelişmez bir efendi

Uyumaz geceleri, yeşillik tanrılı köyünde

Odasında çalar besteler, kül tablası dolu

Duman sarmış kafasını ve yaş değil, hüzün dolu gözler


Havaya doğru doğuruyor ölüm kokusunu duman

Hangi nedenle, kimdi bunca yalnız kalan?

Sefillikten utanmayan, cılız bir kul

Tanrım diyor, al canımı!


Vakit gelmiyor ruh teslim töreni için

Şüpheye düşüyor içindeki Tanrının varlığı

Kutsal bir günde ölürüm belki diyor

Uyutmayan gecelerin, rahat vermeyen yatağında,

ölümü bekliyor inatla

Kalk diyemiyor ona hiçbir yabancı!