yıldız gözlü yaşlı çocuk,


her sabah uğrayıp,

muhabbet ettiğin

o mahalle kedilerinden

birisi olmak için

neler yapmazdım.


tam kabulleniyordum,

şu koca dünyada

bana memleket kalmadığını;

gözlerin girdi kadraja.

ev bildiğin yüreğimde

kalın dikenler yatıyor.

şimdi benim çok ağrım var,

korkuyorum batarsın diye.

sen iyisi mi terk et beni.

hastayım, zehirim diyorum,

neden bana koşuyorsun?

yalan söyledim, istemiyorum gitmeni.

sen ruhumdan

ne zaman uzaklaşacak olsan

tüm geçmiş acılarım;

göğsüme biniyor,

aklımı karartıyor,

nefesimden öpüyor.


ben sabrı, seni beklerken öğrendim.

kıyamadığım tek sızım,

kıymetli çiçek bahçem,

etme bizi şu ayrılığa mahkûm.

ölmek için fazla yaşlıyız,

zaman bizim için yaratılmış,

gelecek bize merhem.