Nasıl da güzel bir ses. Duru ya da pürüzsüz değil; hastalıktan yeni çıkmış gibi yorgun ve kendini henüz bulmaya başlamış bir ses... ama içten. Samimi olmayan tek bir tını bile barındırmayan bir ses bu. Böylesi, türkülerin içindeki boşluklara yuvalanan ve orada soluk alan sesleri çok seviyorum. Zira her türkünün aradığı ses başkadır; onu yaşayacak ve yaşatacak bir ses.
(Türkü, Âşık Veysel'in)