Çatlarcasına geceler ve gün, suratıma yapışıyor tüm sisi kamburun

Kaçılmıyor bazı şeylerden, anlıyorsun beni

Yok yok, hayır

İnsan bir kere kalbini ikiye bölünce direniş ömür boyu

Zifiri bir hatırı var kahvenin üzerimde

Ve artık kuşku ellerimi hiç bırakmıyor

Bataklığın ismi yok, sadece ağzımda büyüyor

Boğazım çamur, kir içinde

Yutkunamıyorum

Orada öylece duruyor


Menevişli baharlar bıraktı geriye parmakların

Bembeyaz, tertemiz baharlar

Beni anlamadığını ve anlamak için uğraşmadığını biliyorum

Zannediyorum bizi çarpsan sıfır ediyor

Ve yine biliyorum, sen öğrettin, akıl duyguları söküp atıyor


Kulağıma çalınan türkü bizim değil

Yine de önemli değil

Senin coğrafyanda koşan tüm atlar benim atım

Senin puslu coğrafyanda

Ve omurganda gezinen tüm nefesler benim

İnkâr etme, o bakışı biliyorum

Gözlerinden bir fırtına kopuyor gözlerime

Meltem olarak geri dönüyor yuvasına

Sıkı sıkıya bağlıyız adanmışlığımızla

Senden bana

Benden sana dar bir köprü

Bağnazlık bu biliyorum

İnkâr etme, geceler boyu ağlıyorum


Duyacaksın ve göreceksin

Sende gitmek yemini, bende kalmak inadı var

Dedim ya bağlıyız

Keskin bir düğümle tam burada yamacımda kazılı adın

Yapma demeyeceğim, sen yine yap

Ama inkâr etme

Biliyorum işte

Gitmek kadar dönmek yeminin var